Yengemi Siktim, “Bu İlk Ve Son Olsun!” Dedi! 1. Bölüm

Yengemin Hiç Sikilmemiş Daracık Götünü Siktim

Merhaba dostlar. Ben İstanbuldan Erdem. Birgün dayımları ziyarete gittim. Kapıyı çaldım ama açan olmadı. İkinci defa çaldığımda kapı açıldı. Açan ise dayımın ufak oğluydu. “Konutta kimse yok mu?” dedim. Yiğenim kem küm etti, ne yapsın çocuk daha 4 yaşında. Kavradığım kadarıyla annesinin banyo yaptığını, babasının da konutta olmadığını söylemeye çalışıyordu. İçeri geçip oturdum. 5-10 dakika geçti ama yengem hali hazırda çıkmamıştı. Meraktan banyoya doğru yöneldim. Banyonun kapısı kapalı ve duştan akan suyun sesi geliyordu. Kapının deliğinden baktığımda yengem çırıl üryan banyo yapıyordu. Yengemin amını götünü görünce sikim anında kalkmıştı. Çaktırmadan azıcık dikiz yaptıktan sonra yengemin çıkmaya hazırlandığını görünce, ben de suskunca içeri geçtim.

Konutta nasıl olsa kimsenin olmadığı hesaplarını yapan yengem, çırıl üryan bir biçimde, yalnızca saçlarını ufak bir havluyla kurulayarak, çocuğa bakmak için odaya girdi. Yengem beni gördüğü zaman, korktuğundan olsa gerek, ne yapacağını afalladı. Hemen saçlarını kuruladığı o havluyla, havlunun örtebildiği kadarıyla göğüslerini ve amını kapattı. 1-2 saniyelik bu manzara karşısında dahada etkilenmiş ve yengeme karşı duygularım değişmişti artık. Yengem afallamış afallamış, “Sen ne zaman geldin? Kim açtı kapıyı?” dedi, ben de, “Yiğenim açtı, sen banyoda olduğun için ben de geçtim oturdum.” dedim. Yengem utançtan kıpkırmızı bir biçimde, “Giyinip geleyim iki dakika.” dedi ve yatak odasına girdi ve kapısını da kapattı. Ben de arttan gidip kapı deliğinden dikiz yapmaya başladım. Gördüğüm manzara mükemmeldi. Yengem havluyu tüm vucuduna sürüyor, göğüslerini, bacaklarını ve amını kuruluyordu. Yengem 35 ’ini bulmuştu ama göğüsleri ve kalçası hali hazırda taş gibiydi. Hele o kaymak gibi tıraşlı amı şahaneydi. Külot giydi, sütyen taktı, üzerine bir gömlek, birde etek giydi. Kapıya doğru yönelince, ben hemen odaya koştum, çocukla oynuyor gibi yaptım.

Yengem dargın ve asaplı bir biçimde odaya geldi, bana, “Sen ne yaptığını varsayıyorsun?” diye fırçayı attı. Yengem demekki dikizi farketmiş. Ben de, “Yenge kusura bakma, kendimi yakalayamadım, özür dilerim.” dedim. Yengem, “Bak netlikle birdaha olmasın! Hele dayının haberi olursa ikimizi de öldürür!” dedi. Yerin dibine geçmiştim, kafam önde, yalnızca, “Ne desen haklısın yenge!” diyebildim. Hiç oturmadan hemen kalktım ve konuta gittim.

Bir hafta sonra dayım bana telefon açtı. Beni konutlarına çağırması üzerine ödüm bokuma karıştı. Yengemin anlatmış olmasından korktum. Konutlarına gittiğimde, dayım, “Servet işlerini halletmek için 10 günlüğüne memlekete gidiyorum, yengeni konutta yalnız vazgeçmek istemiyorum, ben gelene kadar burda kal, yengene göz kulak ol, iti var kopuğu var!” dedi. Ben fırça gıdamı beklerken bu bana mükafat gibi geldi, kararsız kabul ettim. Konutu arayıp vaziyeti anlattım, konuttakiler de yengemle kalmamı uygun gördüler. Dayım gitmişti. Ben hali hazırda yengemin suratına bakamıyordum, buna karşın yengemin göğüslerini ve kaymak gibi amını düşünmekten de bırakamıyordum. Akşam oldu, yemek TV derken uyuma zamanı gelmişti. Yengem, “Gıda meşrubat birşey istiyormusun? Değilse uyumaya gidiyorum.” dedi. Ben, “Sağol yenge, birşey istemiyorum.” deyince, yengem çocuğuda alarak odasına çekildi. Ben yengemi düşünüp 31 sürüklemeye başladım, 2 posta boşaldıktan sonra yatmışım.

Yengemin bana seslenmesiyle uyandım, sabah olduğunu sandım ama hali hazırda geceydi ve muhteşem bir yağmur vardı. Meğerse yengem gök hengamesinden korkmuş ve “Burada yatabilirmiyiz?” diye sordu. Ben coşarak yatağın kenarını yaklaştım ve yengeme yer verdim. Yengem ise “Yok, yandaki çekyatta uyuyabilirim.” dedi. Çocuk için yere ufak bir yatak serip yatırdıktan sonra kendisi de çekyata uzandı. Yengemin geceliği dizinin üstüne kadar sıyrılmıştı. Muhteşem tahrik oldum. Yengem fobiden yatamıyordu, ben ise karşımdaki manzara suratından. Birden muhteşem bir gök hengamesi oldu. Yengem sanki çekyattan fırladı ve benim yatağıma girdi, bana iyice sokulmuştu. Yengemin bacakaları bacaklarıma, göğüsleri göğsüme dayalı idi ve öyle bir sarılıyordu ki, benim yarak hemen kalktı. Yengem yarağımın kalktığını sezmiş olacak ki azıcık geri çekildi ve “Yeniden mi kendine egemen olamadın?” diye kızdı. Ben de, “Ne yapayım, elimde değil, çok hoşsun sabredemiyorum yenge!” dedim. Yengem, “Töbe, töbe!” dedikten sonra ardı döndü ve “Hadi yat yat, edepsiz şeyler düşünme, başka şeyler düşün, yatmaya çalış!” dedi.

Ama ben direnemiyordum. Aradan 5 dakika geçmeden ellerimi yengemin bacaklarına ve göğüslerine attım. Yengem ellerimi ittiriyor, “Yapma!” diyor, ben birkaç dakika sonra tekerrür atıyordum ellerimi. Yengem başlarda azıcık debelendi, itiraz etti, ama daha sonra hafifledi. Götünü yarağıma yaslayarak, ellerimi de göğüslerinin üzerine götürdü, “Şimdi olmaz, sabaha senin tasasını hallederiz, şimdi yat!” dedi. Ben keyiften delirmiştim, “Şimdilik yalnızca bir kere öpebilirmiyim yenge?” dedim. Yengem döndü, dudaklarını uzattı, öpüştükten sonra birbirimize sarılarak yatmaya çalıştık. Yengem hemen yatabildi mi öğrenmiyorum, ama ben hayal kurmaktan sabaha karşı anca uykuya daldım.

Uyandığımda mutfaktan kadeh tabak sesleri geliyor, yengem kahvaltı hazırlıyordu. Gece yaşadığım şeylerin rüya olmadığından emindim. Sabah sabah yarağım kalkmış, dim dik duruyordu. O halimle mutfağa gittim. Yengemin üzerinde sabahlık vardı. “Günaydın yenge!” deyip arda geçtim ve belinden tuttum. Yengem, “Günaydın aşkım.” deyince, yarağımı götüne yaslayıp kerkinmeye başladım. Yengem, “Azgın şey, katlan azıcık. Evvel kahvaltımızı yapalım!” dedi. Kahvaltıyı nasıl yaptım öğrenmiyorum. Bana bir sevinç çayı doldurduktan sonra yengem yatak odasına gitti ve “Ben çağırınca gel!” dedi. Ben çayımı tamamladıktan 1-2 dakika sonra yengem, “Gelebilirsin!” diye seslendi. Yatak odasına balıklama daldım. Yengem az evvelki sabahlığını çıkarmış ve daha sexi bir gecelik giymişti, altında külot sütyen yok. Hemen yengemin dudaklarına yumuldum, dakikalarca öpüştük, mükemmeldi. Yengem soluk soluğa kalmıştı, resmen kemirdi dudaklarımı.

Yengemin göğüslerini de emip yaladıktan sonra kafamı bacak arasına soktum. Dudaklarım amına dediğinde yengem birden atladı, afallamış afallamış, sanki Hiç am yalanır mı? gibisinden, “Dur! Ne yapıyorsun?” dedi. Emin ki dayım yengemin amını hiç yalamamıştı. Yengeme, “Sen karışma, ben işimi öğreniyorum!” deyip, dilimi amının deliğine sokup sokup çıkarmaya başladım. Yengem amının yalanmasından muhteşem zevk alıyor ve deliriyordu. Çok geçmeden yengemin amı sırılsıklam oldu ve ağzıma boşaldı. Yengemin amından akan suları da yaladım yuttum. Yengem saçlarımdan asılarak beni üstüne çekti, “Hadi sik artık, mahvettin beni!” diyordu. Azıcık yukarıya çıktım ve yarağımı amına sokmaya başladım. Yarağım amına girip çıktıkça yengem inliyordu. Azıcık sonra muhteşem bir çığlıkla ikimizde boşaldık. Çıkardığımız sesten olacak ki çocuk uyanmış ve ağlıyordu. Yengem, “Hemen dönerim.” diye gitti. Ben de bir sigara yaktım ve sikimle oynamaya başladım. Birkaç dakika sonra yengem geldiğinde, sikimi yine dimdik görünce şaşırdı. “Azgın, doymadın mı daha?” dedi.

Ben de, “Yenge daha Yeni başladık, gizeme sende, al bakalım benimkini ağzına!” dedim. Yengem çekinerek de olsa yarağımı eline aldı, yarağıma sanki uzaylı görmüş gibi bakıyor, nasıl yapacağını düşünüyordu. Yengemin ensesini yakaladım ve suratını yarağıma doğru bastırdım. Güçle ağzına aldı ve yalamaya başladı. Azıcık yaladıktan sonra, “Yetmez mi bu kadar? Geçmedi mi azgınlığın?” dedi. “Yenge daha senin o hastalandığım götünü de sikecem!” dedim. Yengem, “Arkadan olmaz, çok acır!” dediyse de, “Acıtmayacam, söz!” deyip çeper güç ikna ettim. Yengemi domalttım, göt deliğini tükürükle kayganlaştırdım, sikimin başını yasladım. Zorladım fakat birtürlü girmiyordu, daha evvel hiç götten siktirmemişti, çok dardı. Yengemden krem istedim. “Çekmecede var.” dedi, uzandım aldım. Kremledikten sonra ucu girdi. Yengem, “Çok acıyor, çıkar!” demesine karşın devam ettim. Azıcık sonra yengemin götü alışmış, sesi de kesilmişti. Artık ben sokup çıkarırken yengem de götünü arkaya, sikime doğru ittiriyordu. 3-4 dakika sonra boşalmak üzereydim, sikimi götünden çıkarıp kalçasının üzerine boşaldım.

Yengem 35 yaşında ve konutlu olmasına karşın, ilkleri bende yaşadı. İlk kere o gün amı palavraydı, ilk kere yarak yaladı ve götten siktirdi. Dayım gelene kadar hergün tekerrürledik bu sevişmeleri. Yengem artık bensiz yapamıyor, dayımın konutta olmadığı zamanlar hemen beni çağırıyor. Bir dakikayı dahi boşa tüketmiyoruz, hemen çılgın gibi sikişiyoruz…

Bir yanıt yazın