Yengemi Siktim, “Bu İlk Ve Son Olsun!” Dedi! 1. Bölüm

Kızımın Müzik Öğretmeninin Heybetli Yarağı

Merhaba 31 Seks Öyküleri düşkünleri. Kocam bizi terk ettikten sonra ufak kızımla kendimize Yeni bir hayat kurduk. Reelinde çok zorlandık diyemem, parasal gidişatım zati iyi idi, dubleks konutum ve otomobilim de var. Üstelik bize desteklerini esirgemeyen büyük bir ailemiz var. Adı gerekli değil, kocam terk edip gittiğinde kızım 6 yaşındaydı. Evvel babasız gelişmek zorunda kalacağı için üzülüyordum, ama hain herifin varlığı kızıma daha büyük bir haksızlıktı. Başka Bir Deyişle gitmesi reelinde çok iyi oldu bizim için. 7 yıllık konutluluk süresince hiç huzurumuz olmadı. Neyse, şuan kızım Dilara bütün 16 yaşında. Doğum günü için yaptığımız partiye en beğendiği öğretmeni olan müzik öğretmenini de çağırmak istedi. Canım kızım ailemizin öteki bireyleri gibi bana Yeniden sevgili ayarlamak peşindeydi. Reelinde pek sevmem böyle şeylerden, ama biricik kızım ne isterse yaparım.

Müzik öğretmeni geldiğinde inanamadım. İsmi Patrick, ama Türkiye’de gelişmiş yetişmiş, Türkçesi harika, sesi de muhteşem. Dilara için şarkı söyledi. Tam bayanlar imrendi doğal olarak. Benim yaşıma göre azıcık genç biriydi. Tahminen 32 diyebilirim. Uzun kestane saçları, sürmeli gözler, inci gibi dişler ve hele o karnı, fit bir bedeni olduğu çok uzaktan dahi rahatça belirli oluyordu. Ben çok etkilendim, ama beni hoşlanmaz nasıl olsa diye, yalnızca konut sahibi olarak sempati gösterdim. Kızım bizi yakınlaştırmak için her fırsatı acemice kullanıyordu. Herkes farketmişti kızımın gayretini, Patrick te farketti ve bana bakıp kaş hareketi yapıp tebessümdü. İlk temas sağlandı bu biçimde…

Konuklar birer ikişer bölmeye başladı. Hoş bir partiydi. Çok eğlenmiştik. Patrick dayanak ediyordu. Ona, “Lütfen siz konuksunuz!” desem de dinlemiyordu. Mutfakta bir anlık yalnız kalışımızda beni yakalayıp öptü. O ana kadar benimle ilgilendiğini dahi farketmemiştim. Sanırım bu mevzuda göründüğünden çekingen biriydi. Öpüşürken mutfağa birileri geldi. Bizi tuttular, tebessümerek, “Çok hoş bir partiydi hayatım, biz gidiyoruz, herşey için teşekkürler!” dediler, bir yandan da Patrick’i baştan alt süzüyorlardı. Onlar çıkınca gülmeye başladık. Birbirimizi değiyor, sarılıyorduk. Çekingenliği suratından gözlerini kaçırıyordu. O sırada kızım ve dostu Pırıl mutfağa daldılar. Kızım, “Yesss!!!” diye kısık sesle bağırdı, eliyle de ‘Süper!’ hareketi yapıyordu. “Anneciğim sanırım bu gece Pırıl’larda kalmama birşey demezsin?” dedi. “Seni açıkgöz seni!” diye kovalamaya başladım kızımı, tuttuğum gibi yerde keyifle güreşmeye başladık. Kulağıma, “Anneciğim seni çok seviyorum, parti için teşekkür ederim!” diye fısıldadı. Kocaman kocaman öptüm kızımı ve “Gece çok geçlere kadar ayakta kalmak yok, tamam mı kızlar!” diye tembihledim.

Pırıl’ın annesi Suzan iyi dostumdur. Çevreyi derlememe dayanak ederken bana çantasından bir müzik CD’si çıkardı. Patrick’in müziklerinden oluşan bir CD idi. Kızım herşeyi organize etmiş. Suzan, “Bunu çal, güzeline gidecektir, azıcık çekingen biri, ama azıcık şarapla kıvama kazanç!” deyince gülüşmeye başladık. Asaplarım hafiflemiş, mutlu mutlu ve coşkulu gülüyordum herşeye. Suzan kızlara seslendi, “Hadi kızlar, hazırlanmadınız mı halen? Sizi bekliyorum!” diye. Kızlar da, “Geliyoruuuuz!” dediler.

Onlar da çıkınca Patrick’le başbaşa kaldık. Reelinde hiç usumda yoktu, ama şimdi coşku sardı içimi. Şarap almaya bodruma indim. Merdivenlere oturdum. Patrick’le seks yapmayı hayalimde canlandırdım. O kadar heyecanlandım ki, ellerim titriyordu. Patrick arkamda bitiverdi, “Merak ettim gelmeyince, uzun sürdü…” dedi. “Özür dilerim, azıcık coşkuluyum.” dedim. “Ben de. Fena halde çuvallamaktan korkuyorum. Umarım seni incitecek birşeyler yapmam.” dedi. Onun bu dalgın lafları beni tamamladı. Bir elimde şarap, dudaklarına yapıştım. Öpüşürken kendimizi kaybettik. Şarap şişesini elimden aldığını dahi sezmedim. Yukarıya çıktık. Ben müzik açtım. Kendi yaptığı müziği dinleyince çok mutlu oldu. Belimden yakalayıp kendine çekti ve dans etmeye başladık. Çok romantik bir danstı. “Şarap…” dedim. “Ben açarım!” dedi.

Koltukta şarabımızı yudumlarken bana, “Seni ilk gördüğümden beri seninle sevişmekten başka hiçbir şey düşünemez oldum!” dedi. Güç yuttum şarabı. Böyle birden söylemesi içimi titretti. Kedi gibi koltukta ona doğru gittim, elimdeki kadeği yana masaya koydum, dudaklarına yapıştım. Ellerim de kemerini çözmeye uğraşıyordu. Sabırsız bir biçimde fermuarını açtım. Pantolonunu asılıyordum durmadan, nihayet çıkarabildim, ama saç baş ufaladı. Öyle gülünç bir sahneydi ki, elimde onun pantolonu, gülmeye başladık. Sonra bir anda Yeniden şehvet ele geçirdi bizi. Beni kucaladığı gibi yatak odasına üst kata götürdü…

Ayakta beni atıyor, bir yandan da iyice kendini belirli eden yarağını basmakalıpta bu sözcükleri kızlar arasında kullanınca dahi gülme krizine sokuyor beni kalçama dayıyordu. Zevkten kendimizi kaybettik. Beni tamamen atayınca kendisi gömleğini çıkardı. Ama Boxerını ben çıkarmak istiyordum. Döndüm, Boxerını yakalayıp usulca alt çektim. Kocaman bir siki vardı. Ben çok pørnø izledim, o surattan ne söylediğimi öğreniyorum. Kocaman bir sik. Ağzım sarih kalakaldım. Kendime derledim ve sikini tuttum. Oynuyordum, halen kalkmamıştı, ama ona karşın kocamandı. Ağzıma almak istedim. Onu oturttum yatağın kenarına. Çok heyecanlanıyordu. Sikini yalayıp emmeye başladım. İnlemeye başladı. Uzun zamandır kimseyle uyumamıştım. Tadını çıkarmak, idaremek istiyordum. Sikini yalamak benim amımı da vıcık vıcık yapmıştı. Amımla yalnızken zati çok oynamıştım, bu gece ona ben değil yalnızca Patrick değecekti. O surattan bir an evvel amımı ona yalatmalıydım. Sikini ağzımdan çıkardım, ayağa kalktım bir bacağımı yatağa kaldırdım. Hemen altıma girdi. Elleriyle alttan götümü avuçladı ve iştahla amımı yalamaya koyuldu. Dizimin bağları çözüldü, titriyordum. Ne kadar özlemişim amımın yalanmasını. Sularım Patrick’in ağzına akıyordu resmen, ama o zevkten onları içiyordu sanki.

Ona yatağa uyumasını söyledim. Gözlerine göz bandı taktım. Ellerini yatağa bağladım. Ayaklarını özgür vazgeçtim. Kedi gibi yatağın ucundan ayaklarının arasından ona doğru tırmanıyordum. Coşkudan kıvranıyordu. Siki heybetli bir biçimde karşımdaydı. İyice sertleşmiş, daha da kocaman hale gelmişti. İki elimle sikini sıvazladım. Artık direnecek eforum kalmamıştı, amımı sürttüm, sonra yakalayıp amıma yerleştirdim, kendimi usulca üstüne vazgeçtim. Öyle büyük bir yaraktı ki, girerken amımı açıyordu. Tamamen oturduğumda bugüne kadar sezmediğim birşey hissettim, sikini dibimde hissettim. Patrick’in siki bütün amımın derinliği kadardı. Göğüslerimi ellerimle sıkıp hoplamaya başladım. Patrick göz bandının arasından beni görüyordu. Bir anda içimde sıcaklık hissettim Patrick boşalmıştı. Boşalmasına karşın sikişmeye devam ettim. Patrick kıvranıyordu…

Durdum, sikini içimden çıkardım. Her taraf Patrick’in dölleriyle kaplanmıştı. O kadar boşalmıştı ki, onun bu kadar zevk alması güzelime gitmişti. Bana, “Özür dilerim katlanamadım, bu anın hayalini o kadar kurdum ki, senin üstümde olman neredeyse rüya gibi, beni bağışla!” dedi. Döllerinin üstüne yattım, öpüşmeye başladık. “Umarım daha bitmemiştir o döllerinden!” dedim. Bu söylediğime kendim de inanamıyordum, ama ağzımdan çıkıvermişti. “Azıcık dinlensem olur mu?” dedi. “Natürel ki!” dedim. “Reelinde bir yandan da arınılsam iyi olur…” dedi. “Benim bir şikayetim yok!” dedim, ellerim döllerinin içinde sikiyle oynuyordum. Kolu altımdaydı, belimin altından götümü yakalıyordu. Çok güçlü sıkıyor, canımı acıtıyor, çılgın gibi zevklendiriyordu beni. Elini yakalayıp amıma ittim. O da amımı okşamaya başladı. Zevkten ne dediğimi öğrenmiyordum, “Beni hamile vazgeç!” demiş bulundum. Kısa bir suskunluk ve hareketsizlikten sonra, ben bütün, “Afedersin.” demeye hazırlanırken, “Çok isterim!” dedi. Ne diyeceğimi bilemez halde, ondaki bu istek beni donakaldırmıştı. O an bana aşık olduğunu kavradım ve birden herşey değişti. Çok daha fazla istiyordum onu.

Dinlendi ve beni duşa götürdü, “Yıka beni!” dedi şakayla karmaşık. Ben de onu suyla nemlendirdim. Şakalaşmaya başladık. Ama banyoda beni tutmasıyla ateş yine yükseldi. Siki Yeniden kaya gibi olmuştu. Yarağı oldukça uzun ve kalındı. Beni yakaladığı gibi kendine çevirdi. Sikini elimle amıma yeleştirdim ve beni kucakladı, bacaklarımı beline doladım. Öpüşüyorduk. Beni resmen havada sikiyordu. Memelerim arada eziliyordu. Çok fazla zevk alıyordum, coşkudan can vermek üzereydim. Alttan öyle güçlü vura vura sikiyordu ki, boşalmaya başladım. Elleriyle götümü avuçlamış, beni sikine sokup çıkarıyordu sanki. Kıvranıyordum, ama o sanki hiç yorulmuyor gibiydi. Beni o pozisyonda 20-25 dakika sikti. Yeniden boşaldı sandım, ama beni indirdi ve domalttı, arkama geçti, hiç beklemeden birden hepsini geçirdi. İnanamadım, sanki siki uzamıştı. Domalınca siki daha da dibimi ulaştı…

Artık aldığım zevki tarif edemiyordum. Ağzımdan çıkan laflara da inanamıyordum: “Orospun yap beni, kökle aşkım, sikini kökle amıma, sik fahişeni…” daha neler neler diyordum. Hakimiyetten iyice çıkmıştım. Aldığım zevk suratından gözlerim kararmaya başladı. O beni çılgınlar gibi sikerken ben bayılmışım…

Ayıldığımda korkudan çıldırmıştı, “Aşkım iyi misin? Ne olur kendine gel!” diyordu. Gözlerimi açtığımı farkedince, “Hekim çağıracağım, iyi misin, birkaç dakika yalnız kalabilir misin?” diyordu. Ama nasıl korkmuş anlatamam. Ona, “Aşkım azıcık su getir yeter, hekimlik birşey yok, tansiyonum düştü yalnızca!” dedim. Neyse ki azıcık serinkanlılaştı, koşarak mutfaktan su getirdi. Suyu içtim, azıcık kendime geldim. Onu öptüm. Sikini öptüm. Sikini tutarak, “Zevkten bayılttın beni, inanamıyorum sana aşkım!” dedim. Üzüldü, “Gitsem iyi olacak sanırım…” dedi. Ben de, “O azıcık güç!” dedim. Kavramaz bir biçimde bana bakıyordu. “Ben daha sikine doymadım ki sevgilim!” dedim. Halen afallamıştı, “Nasıl başka bir deyişle, herşeye karşın Yeniden de kalmamı mı istiyorsun?” dedi. Kucağına oturdum ve sordum “Bana aşık mısın?” diye. “Evet!” dedi. İlk kere gözlerini kaçırmamıştı. “Sanırım ben de seni yakalandım!” dedim.

Mutfağa indik. Üryan bir biçimde rahat rahat dolaşıyorduk evin içinde. Birşeyler yedik. Kalan şarabımızı tamamladık. Seks için seri etmiyorduk belki de, ama ikimiz de karşılıklı işaret bekliyor gibiydik. Sevinçli bir anda ona, “Artık gitmeni istiyorum!” dedim. Saat reelinde nerdeyse gece yarısıydı. Afalladı ve apar topar kalkmaya çalıştı. Bozulmuştu. Kendisiyle oynadığımı düşündü o an. Güldüm, “Ablavutum benim…” deyip boynunu sıçradım, “Burası artık senin de evin, ben de senin kadının, sevgilin, fahişenim!” dedim. Fahişenim dediğimde sesim birden hevesli çıkmıştı. Koltuğa yatırdı beni. Sikini yakalayıp oynuyordum. O da yandan yastıkları topluyordu. Yastıkları altıma yerleştirdi. Götümü havaya dikti. Ben Yeniden amımı sikerek beni bayıltır diye beklerken o sikini götümü yasladı. Girmiyordu elbette…

Dönüp, “Saçmalama azgın boğam benim, öyle girer mi hiç? Banyoda vazelin var!” dedim. Koştu aldı geldi, bol bol kremledi götümü. Ben kalkıp elinden kremi aldım. Sikini ben kremlemek istiyordum. Bol bol kremledim. Öpücük kondurdum sikinin kafasına. Kendisini de dudaklarından öpüp, “Bayılırsam panik yapma sevgilim!” deyip göz kırptım ve aynı pozisyonu aldım. Sikini götüme yasladığında nefesimi yakaladım, coşkudan kalbim ağzımda atıyordu. Krem suratından rahatça girdi, ama götümün deliği yanıyordu acıdan. Birşey diyemediğim için, o da yavaş yavaş girmeye devam ediyordu götüme. Nerdeyse bayılacaktım acıdan. Tamamen girdiğinde şuurum yerinde değildi sanki. “İyi misin aşkım?” dedi. “İyiyim, ama azıcık bekle, çok acıyor!” dedim. “Tamam bebeğim!” dedi, azıcık bekledi. Ama o kadar kalın ve uzun bir yarak ki, kendini aralıksız sezdiriyordu. Kaçarı yok diye düşündüm, “Aşkım sik beni!” dedim…

Götüm havada, koca sik bir tamamen giriyor, bir tamamen çıkıyordu götüme. Zevk almaya başladım, ama soluk almakta dahi zorlanıyordum. Hayatımda bir kere büyük bir mumu götüme sokmaya çalışmıştım ve acıdan ağlamıştım. Şimdi ise o mumdan daha da büyük bir yarak götümü sikiyordu. “Hızlan!” dedim. İnlemeye ve haykırmaya başladım. Götüm zevten tavan yapmıştı, anlaşmıştı, artık yalnızca zevk alabiliyordum. Başka birşey sezmiyordum. Güzelime gittiğini farkedince iyice bastırmaya başladı. Ben de haykırıyordum, “Fahişenin götünü mü sikiyorsun aşkım benim, kökle sevgilim götüme, oh bebeğim kanırt götümü, dağıl, senin artık o, sik becer, ooohhh, daha süratli aşkım!” diye. Bir saat sürdü, artık direnecek eforum kalmamış, sesim de çıkmaz olmuştu. “Geliyorummm!” diye haykırmaya ve sonra hemen götüme boşalmaya başladı. Üzerime yığıldı. Öylece kısa bir vakit yatmışız. Siki içimde çok inmeden kalmış, nefis bir duyguyla uyandım. Götümde koca sikle uyanmak beni o kadar mutlu etti ki, “Seni beğeniyorum!” dedim. Bana sarıldı ve “Ben de seni beğeniyorum, senin için çıldırıyorum!” dedi. Sabaha kadar uyandıkça sikiştik, sikiştikçe boşalıp yatakaldık. Mükemmel bir geceydi. İkimiz de sanırım 5-6 kere boşaldık. Olağanüstü bir şeydi.

Sabah kalktığımda götüm çok acıyordu. Banyoda aynada baktığımda götümün deliği mosmordu ve bütün kapanmıyordu, içini görebiliyordum. Siki götümü feci açmıştı. Peşimden banyoya girdi, ona götümü gösterdim ve “Buna naptın böyle aşkım, deliğimi kocaman açmışsın!” dedim. Bana sarıldı, dudaklarımı öperken, arkadan da elleri götümdeydi, “Kapanmadan bir daha mı yapsak?” dedi. Afallamış bir biçimde, “Gerçekten halen istiyor musun?” dedim. Bir anda sikini götüme sokuverince, “Ahhhh!” diye bir çığlık attım. Götümü sert bir biçimde sikmeye başladı. O sırada kızım konuta gelmiş ve benim çığlığımı dinleyip, fobiyle, “Anne???” diye seslenip yukarıya koşmaya başlamıştı. Korkudan Patrick götümdeki sikini çıkaramamış, öylece kalakalmıştı. Siki götümde, kapıdan kafamı uzatıp, “Banyodayım hayatım, birşey yok, sen alta mutfağa in bekle, geliyorum azıcıktan!” dedim ve kapıyı kapadım. Tutulmuş olmanın muzurluğu içinde bir an güldük ve Patrick beni çok haykırdırmadan, ama ateşli bir biçimde götümü sikmeye devam etti…

Götümü sikerken bir eli de amımı okşuyordu. Ben boşaldım. Patrick ise boşalmadan sikini götümden çıkardı ve ellerime verdi. Önüne çöktüm, sikine 31 sürükleyerek onu suratıma boşalttım. En zevklisi de buydu

Bir yanıt yazın