Sikilirken Kıraçta Kalmış Dana Gibi Böğürüyordu

Slm ben Nedim. Şu an İstanbulda yaşıyorum, 1.82 boyunda, 65 kilodayım. Bu anlatacağım hadiseyi 19 yaşımda, Anadolunun bir köyünde yaşadım. Tarlada çalışıyorduk, hava çok sıcaktı. Ee tabi bu sıcakta tarlada su olmadan da olmuyordu. Bir testi suyumuz vardı, ama yıkılıp boşalmıştı. Ben de traktörle köye gidip su getirecektim. Köye doğru yola çıktım. Hayli bir yol almıştım ki, bizim komşunun kızı Filiz o sıcakta yol boyunda, köye gidiyormuş. Kız daha 16 yaşında. Durup onu da aldım traktöre. Onun da yanında su yokmuş. Eksantrik susamıştım ve dilim damağım fena kurumuştu. Azıcık daha gittikten sonra yolun 200-300 metre kadar uzaklıktaki armut ağacını gördüm. Susuzluğumu azıcık da olsa gidermek için armut yemeye karar verdim. Ağacın yanına çektim traktörü ve başladım armut toplamaya, ama ağaca çıkmadan. Boyum uzun ya, yerden toplayabiliyordum. Ama Filiz erişemediği için ağaca çıkmaya karar verdi ve çıktı…

Kafamı yukarıya kaldırdığımda, aman Yaradanım o da neydi öyle? Filizin eteğinin altında iç-eteği yoktu! Yalnızca ince bir kilot vardı, o da çeper güç örtüyordu amını götünü. Manzarayı görünce sikim anında kalktı. Kendimi alamadım ve pantolonumun üstünden kalkık sikimi sıvazlamaya başladım. Fakat sikimle oynarken Filiz fark etti ve hemen eliyle eteğini bacak arasına kıstırdı. Ben birşey olmamış gibi, armut toplama gerekçesiyle ağacın sağında solunu geziyordum ve alttan Filizin götünü görmeye çabalıyordum. Artık katlanamaz hale geldim, sikim taş gibi olmuştu, taşaklarım patlayacaktı. Fermuarı açtım, sikimi çıkarıp resmen 31 sürüklemeye başladım. Filiz 31 sürüklediğimi görür görmez hemen ağaçtan inip, “Sen ne yapıyorsun? Sapık mısın?” dedi. Ben de, “Hayır, seni öyle görünce katlanamadım.” dedim. “Utanmıyormusun be, her zaman surat surata bakıyoruz, nasıl düşünüyorsun böyle birşeyi?” dedi…

Hiç ses çıkarmadan, kendime dominant olamadım ve ona oracıkta sarılıp, “Seni sikmek istiyorum!” dedim. O da, “Yapamazsın, siktirmem!” dedi. Ben de, “Ya sikerim, yada palavra dahi olsa, herkese seni nasıl siktiğimi anlatırım!” diyerek tehtidler savurdum. Sonunda korunma eforu kalmayınca kendini hür vazgeçti ve teslim oldu bana. Ben onu terden dolayı fazla okşayıp öpemedim, dolaysız yarağımı onun ağzına vermeye çalıştım. Ama ne yaptıysam ağzına almadı. “Ozaman amını sikecem!” dedim ve hemen amına yönelip kilodunu çıkardım. Filizi yere yatırıp bacak arasını yaklaştım ve sikimi amına sokmaya çalıştım. Ama ne yazık ki çok zorlanıyordum. O ise ağlıyordu, “Bakireyim, ne olur yapma!” deyip duruyordu. Onun acı içerisinde kıvranmasını gördükce dahada azıyordum…

Fakat ne olası, ne kadar zorladıysam amdan vermeye maksadı yoktu. Ben, “Sokmayacağım, yalnızca azıcık sürtüneceğim üstünde!” dedim, yinede amına sürttürmedi dahi. Fakat ben pes etmiyordum. Baktı kurtuluşu yok, “Ne olur kızlığıma elleme, arkadan yap yapacaksan!” dedi. Bu öneri benim canıma minnetti. Hemen bunu ters çevirip domalttım. Götünün şahlarını elimle sağa sola ayırdım. Götünün deliği ortaya çıktı. Evvel göt deliğine tükürdüm, sonrada yarrağımın kafasını nemlendirdim ve büzüğünü yasladım. Filiz coşkudan ve fobiden büzüğünü öyle bir sıkıyordu ki, vazgeçin benim yarağı, mermi kalem dahi girmezdi. Buna, “Valla götünü sikmeden vazgeçmem, kendini kasma, biran evvel olsun bitsin, söz acıtmayacam!” deyip, kendini hür vazgeçmesini sağladım…

Filiz kendini hür vazgeçince birden bastırdım ve yarrağımın tamamını bir seferde daracık götüne soktum. Ama kız öyle bir çığlık attı ki, kulak çeperim patladı. Filizin götüne kökledikçe, kız kıraçta kalmış dana gibi böğürüyordu. Böyle haykırdıra haykırdıra göt sikmek gibisi yokmuş valla. Dünyadaki bildiğim zevklerin en büyüğü buydu. Neyse, birkaç Git-Gel ’den sonra götünün içine boşaldım ve kızın üzerine yığıldım kaldım. Soluk alış verişlerimiz klasiğe dönünce derlenip köye gittik.

Ondan sonrası çorap söküğü gibi kendiliğinden geldi. Filiz artık benim oruspum oldu, yakaladığım yerde yatırıp o daracık götünü sikiyorum. Benim yarak fazla büyük ve uzun olmasada iyi iş görüyor…